Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’ten Çarpıcı Açıklamalar
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, çatışma alanlarında görevli BM personelinin ve diğer sivil görevlilerin öldürülmesinde sorumluluğu olanların “cezasız kalmaması” gerektiğini vurguladı.
Guterres, New York’taki BM Genel Merkezi’nde, 2024’te görevi başında hayatını kaybeden BM personelinin anma etkinliğinde basın mensuplarına önemli açıklamalarda bulundu.
Geçen yıl 168 BM çalışanının çatışma bölgelerinde görevlerini yaparken hayatlarını kaybettiğini belirten Guterres, “BM personelinin, insani yardım görevlilerinin, gazetecilerin, sağlık çalışanlarının veya sivillerin öldürülmesini yeni normal olarak kabul etmeyeceğiz.” dedi.
Guterres, BM çalışanları ve diğer sivillerin çatışmalarda hedef alınarak öldürülmesinden sorumlu olanların “cezasız kalmaması” gerektiğini vurguladı.
BM Genel Sekreteri, 2024 yılında hayatını kaybeden BM çalışanlarının en fazla kaybının Gazze’de olduğuna dikkat çekerek, İsrail askerlerinin hedefi olan 126 personelin 125’inin BM Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA) çalışanı olduğunu belirtti.
2024’te Gazze’de yaşanan yıkıcı olaylara işaret eden Guterres, “Gazze’deki her 50 UNRWA personelinden biri, korkunç çatışmalarda hayatını kaybetti. Bu, BM tarihindeki en yüksek personel ölüm oranıdır.” diye konuştu.
Gazze’deki Ateşkes Önerisinin Veto Edilmesi
Guterres, Gazze’de ateşkes için BM Güvenlik Konseyine (BMGK) sunulan karar tasarısının ABD’nin oyuyla veto edilmesini eleştirdi.
Guterres, “Elbette.” diyerek bu kararın hayal kırıklığı yarattığını belirtti ve esirlerin serbest bırakılamayacağını, insani yardımın ulaştırılamayacağını ve Filistinlilerin gıda temininde zorluk çekeceğini ifade etti.
“Jeopolitik bölünmelerin Güvenlik Konseyini felç etmesi, bu dokunulmazlığın devam etmesine ve uluslararası hukuka inanan herkes için büyük bir hayal kırıklığına neden oluyor.” diyen Guterres, BM Genel Merkezi’nde düzenlenecek Haziran ayındaki Gazze zirvesinde, Gazze ve Batı Şeria’daki olaylara rağmen iki devletli çözüm perspektifinin korunmasının önemini vurguladı.
